Evlilik Öncesi Stres Yapan Sorunlar
Evlilik demek yeni bir hayat, yeni bir ev, yeni bir ortam ve aileden ayrılış demektir. Evlilik kutsal bir müessesedir. Bu süreçte damat ve gelin adayları bazı stresler yaşayabilmektedir.
Bazı gelin ve damatlar bu süreci çok rahat geçirirken, bazı gelin ve damatlar ise gereğinden fazla stres yapabilmektedir. Erkeklerin yaşadığı düğün stresi ile bayanların yaşadığı düğün stresi aynı değildir. Genelde bayanlar daha çok bu stresi yaşasa da düğün stresi yaşayan erkekler de az değildir. Aşağıda düğün öncesi yaşanabilen stresler ve bu streslerle baş etme yolları anlatılmıştır.
EVLİLİK ÖNCESİ SENDROMU NE DEMEKTİR?
Evlilik karası almak çiftler için çok keyifli bir durum yaratmaktadır. Ancak çiftler bu karardan biraz korkmaktadırlar. Özellikle de kadınlar bu korkuyu erkeklere oranla daha fazla yaşamaktadır. Kadınlar verdikleri kararın doğru olup olmadığını, evlilik sonrası aralarındaki sevgi ve ilginin bitip bitmeyeceğini kendi iç dünyalarında sürekli düşünürler.
Evlilik sürecine gelmeden yaşanan aile tanışması, söz ve nişan gibi mutlu edici durumlarda evlilik stresi hiç akıllara gelmez. Ancak evlilik kararı verilip, evlilik tarihi belirlendiğinde stresler her iki tarafta da yaşanmaya başlar.
Bazen ailelerin kültürlerinin farklı olması, düğün sürecinde daha fazla ortaya çıkarak aileler arasında sorun yaratabilmektedir. Bu da gelin ve damat adaylarına yansıtılarak ilişkilerinin yıpranmasına neden olunur. Bu da evlilikle ilgili kurulan güzel hayallerin yerini stresin almasına sebep olur. Bu durumda ise evlilik sendromu başlamış demektir.
Evlilik Sendromunun Sebepleri Nelerdir?
Evlilik öncesi stres yapan sorunlar değişik şekillerde ortaya çıkmaktadır. Öncelikle bu sendromun ilk sebebi, küçüklükten beri kurulan hayallerin gerçekleşmemesidir. Evliliğe uzakken, evliliği sadece beyaz gelinlik ve damatlık giyerek rüya gibi bir düğün yapmak diye düşünürler. Ancak evlilik her iki tarafa da ciddi sorumluluklar yüklemektedir. Evlilik sonrasında başka bir aileye gelin veya damat, başka bir insana eş olmak kişiyi farklı rollere sokmaktadır.
Evin maddi yükü sadece evlenen kişilere ait olacaktır. Eskiden aile yanındayken bu maddi yükü anne ve babalar düşünürken, evlilik sonrasında rahat bir yaşamdan sorumluluklarla yüklü bir yaşama geçilecektir. Bu da taraflarda strese sebep olmaktadır. Evlilik ile kişilerin hayatlarında birçok değişiklik meydana gelir.
Üstlerine yüklenen rolleri benimsemek ve gerekli yükleri taşımaya başlamak, ayrıca bu süreçlerde yaşanacak olan gelenek ve görenek çatışmaları evlenecek kişilerde stresin başlamasına neden olmaktadır.
Evlilik öncesi yaşanan stres ile baş etmenin bazı yolları şunlardır:
Zihinsel Yöntemler
1 ) Çiftlerin mükemmeliyetçi tavırlarından vazgeçmesi
2 ) Diğer evliliklerde yaşanan olumsuzlukları örnek alıp kendinizde yaşanacağını düşünmekten vazgeçmek
3 ) Her şeyin olumlu olacağına inanmak ve olumsuz düşüncelerden vazgeçmek
4 ) Yaşanan küçük bir olayı büyütmemek ve o olaydan başka olayların sonucuna varmamak
Davranışsal Yöntemler
1 ) Evlilik programını önceden plan yaparak sıraya koymak
2 ) Yaşanan sorunları çözebilmek için bilgi yeterliliğini ölçmek
3 ) Evlilik hazırlıklarında en yakınından ya da bir profesyonelden yardım almak
4 ) Stres yaratan durum ve olaylarda uzak durmak
5 ) Ulaşım yapılacaksa trafiğin yoğun olmayacağı bir zamanı seçmek
6 ) Sadece konuşan değil, dinleyen de olmak
7 ) Anlaşabilmeyi sağlamak için konuşabilmek
8 ) Belli bir süre sadece düğün hazırlıklar ile uğraşmak yerine bazı aktivitelere katılmak
Duygusal Yöntemler
1 ) Önce kişinin kendisine güvenmesi ve daha sonra evleneceği kişiye sonsuz güvenmesi
2 ) Ne istediğinden emin olmak ve sürekli fikir değiştirmemek
3 ) Olmayacak büyük beklentilerden bir süreliğine vazgeçmek
4 ) Evlilik hazırlık süreci işlerinden olan davetiye, gelinlik ve kuaför gibi işleri ayarlamayı son ana bırakmamak
5 ) Düğün gününe kadar her ayrıntıyı gözden geçirmek
Yukarıda anlatılan bazı yöntemler, stresi azaltmak için kullanılması gereken yöntemlerdir. Bu yöntemlere uyulduğu takdirde yaşanılan stres azalmaktadır. Düğün öncesinde eşya seçimi ve ev kurma konularında çiftler arasında fikir ve zevk çatışmaları yaşanabilmektedir.
Bu konularda her iki tarafında daha anlayışlı olarak ortak bir noktada buluşmaları yaşanacak olan stresi engeller. Ancak her iki tarafta bu konuda inat ederlerse, stres yaşarlar ve bunun sonucunda da zevk almaları gereken durumdan nefret eder bir hale gelirler.
Düğün gününe kadar her ayrıntı gözden geçirilmelidir maddesi duygusal stres azaltma yöntemlerinden biridir. Düğün günü yaşanacak en küçük bir olumsuzluk bile çiftlerde büyük bir strese sebep olur. Bu nedenle her ayrıntı düğün öncesinde kontrol edilerek son güne bırakılmamalıdır. Bir diğer konu da çevrede yaşanan evlilikleri örnek almak yanlıştır.
Diğer evliliklerin sorunlu olması veya çiftlerin mutsuz olması sizin de evliliğinizde mutsuz olacağınız anlamına gelmez. Bu sizi çok fazla olumsuz düşünceye sokarak stres yaşamanıza sebep olur. Bu nedenle, mutsuz evlilikleri değil mutlu evlilikleri örnek almanız gerekir.
Evlilik öncesi rahat olmak stresin en büyük düşmanıdır. Size yapmanız için zorlanan durumları yapmak istemediğinizde bunu rahatça ve açık bir dille reddedin. İstemediğiniz bir şeyi zorla yapmak sizi stresin içine sokar. Bu durumu reddederken de karşı tarafını kırmadan tatlı bir dil kullanmalısınız. İletişime açık olmak evlilik öncesi yaşanan stresle baş etme konusunda size yardımcı olur.
Size stres yaşatan bir konu hakkında fikrini sunan ve size farklı bir yol gösteren kişileri dikkatle dinlemelisiniz. Çiftler zaten stresli oldukları için doğru düşünemedikleri zamanlar olabilmektedir. Bu nedenle fikirlerine güvenilen kişilerden bu aşamalarda yardım alınmalıdır.
Ailelere de bu süreçte çok fazla görev düşmektedir. Stresin çoğunu çiftler aileler yüzünden yaşamaktadırlar. Gelenek görenek çatışması, fikir çatışması aileler arasında tartışmaya yol açtığında bu evlenecek olan çiftlere yansıtılmaktadır. Bu da çiftlerde strese sebep olur. Bu nokta da her iki tarafın ailesi de çocuklarını düşünerek evlilik öncesi hazırlıklarda daha anlayışlı olmalıdırlar. Daha önce yaşadıkları deneyimleri kullanarak bu süreçte durumları zorlaştırmak yerine daha kolay nasıl yapılacağını düşünmeliler.
Bu süreçte kızlarda daha fazla stres yaşanmaktadır. Çünkü kız çocukları küçüklükten itibaren daha fazla korunarak yetiştirildikleri için dayanma güçleri erkeklere oranla daha az olmaktadır. Bu nedenle daha kırılgan olarak stresi fazlasıyla yaşarlar. En sakin erkekler de düğün öncesinde strese girmektedirler.
Özellikle bir evi geçindirmenin vereceği yük erkeklerde büyük strese sebep olmaktadır. Bu aşamada öncelikle herkesten önce çiftlere büyük görevler düşmektedir. Her iki tarafta birbirine karşı anlayışlı olmalıdır. Konularda kafalarının dikine gitmek yerine bir tarafın alttan alması konunun hallolmasını sağlayacaktır.
Çiftler olumsuz düşünmek yerine gelecekte nasıl mutlu olacaklarını, daha rahat ve kimse olmadan baş başa yaşamanın vereceği mutluluğu düşünmelidirler. İlerde doğacak çocukları ile de mutluluklarının artacağını düşünerek stresi en aza indirmeleri gerekir.
Bütün yaşanan düğün stresi düğünden sonra geçecektir. Öncelikle bunu düşünerek hareket etmeleri gerekir. Geçecek bir durum için birbirini üzmenin gereksiz olduğunu düşünerek daha ılımlı olmaları gerekir. Yaşanan bu stresin doğal olduğunu ve herkesin yaşayabileceğini unutmamalılar. Bu streslerin kendilerini mutsuz ettiğini görerek en mutlu olmaları gereken zamanda boşa stres yapmalarının kendilerine verdiği zararı görmeleri yaşanacak stresin azalmasında fayda sağlar.